Güncel Literatür ve Teknoloji Forumu Yıl: 1 Sayı: 2 / 2018
Yayın Kurulu

Editör
Doç. Dr. Mehmet Fatih Akbulut

Editör Yardımcıları
Op. Dr. Fatih Yanaral
Op. Dr. Akif Erbin
Op. Dr. Faruk Özgör

Danışma Kurulu


<< geri

Güncel Literatür ve Teknoloji Forumu - WATER: A Double-Blind, Randomized, Controlled Trial of Aquablation vs Transurethral Resection of the Prostate in Benign Prostatic Hyperplasia. (Gilling P, Barber N, Bidair M, Anderson P, Sutton M, Aho T, Kramolowsky E, Thomas A, Cowan B, Kaufman RP Jr., Trainer A, Arther A, Badlani G, Plante M, Desai M, Doumanian L, Te AE, DeGuenther M, Roehrborn C.)Dergi: J Urol. 2018 doi:10.1016/j.juro.2017.12.065

WATER: A Double-Blind, Randomized, Controlled Trial of Aquablation vs Transurethral Resection of the Prostate in Benign Prostatic Hyperplasia.
Gilling P, Barber N, Bidair M, Anderson P, Sutton M, Aho T, Kramolowsky E, Thomas A, Cowan B, Kaufman RP Jr., Trainer A, Arther A, Badlani G, Plante M, Desai M, Doumanian L, Te AE, DeGuenther M, Roehrborn C.

İyi Huylu Prostat Büyümesinin Tedavisinde Aquablasyon ve TUR-P Yöntemlerinin Karşılaştırılması: Çift kör, Randomize Kontrollü Çalışma

Özet

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/29360529

Dr. Öğr. Ü. Eymen Gazel, Prof. Dr. Lutfi TUNÇ

Benign prostat hiperplazisi (BPH) sıklıkla orta yaş üstü erkekleri etkileyen bir durumdur. BPH’ ın cerrahi tedavisinde birçok farklı prosedür uygulanmaktadır (1).Transüretral prostat rezeksiyonu (TURP), cerrahi tedaviler içinde en sık kullanılan yöntem olarak görülmektedir. Fakat birçok çalışmada üretra darlığı, enfeksiyon, üriner inkontinans, üriner retansiyon, TUR sendromu, retrograd ejakülasyon ve yeniden cerrahi gereksinimi gibi komplikasyonları bildirilmiştir (2).Bu sebeple son dönemde sıklıkla diğer minimal invaziv yöntemlerle sonuçları kıyaslanmış ve altın standart olarak kabul görülüşü sorgulanmaya başlamıştır.

Son dönemde yapılan çalışmalarda  BPH’ın cerrahi tedavisinde lazerli tedavi yöntemlerin iyi sonuçlarına vurgu yapılmaktadır. Holmiyum lazerle prostat enükleasyonu (HoLEP) bu yöntemlerin başında gelmektedir. Yapılan çalışmalarla HoLEP’ in diğer minimal invaziv cerrahi yöntemlerden daha avantajlı olduğu gösterilmiştir. Bu sebeple popülarite kazanmış ve dünya genelinde sıklıkla tercih edilen bir cerrahi haline gelmeye başlamıştır (3).

HoLEP , BPH’ın cerrahi tedavisinde altın standart olarak kabul edilmeye başlamasının yanısıra minimal invaziv yeni başka yöntemlerle ilgili sonuçlar da paylaşılmaktadır. Prostatik üretral askı (PUL; UroLift System), su iletimli buhar enerjisi (WAVE; Rezum System), Aquablasyon (AQUABEAM System), Histotripsi (Vortx Rx System) ve geçici implante edilebilir nitinol (TIND) gibi yeni yöntemlerle ilgili çalışmaların çoğu deneysel ya da az sayıda hasta grubuyla yapılmış çalışmalardır (4).

Aquablasyon, normalde endüstride metal, seramik ve cam kesmek için kullanılan yüksek basınçlı suyun doku rezeksiyonunda kullanılmasıyla geliştirilmiş bir yöntemdir. İlk olarak karaciğer ve mesane tümörlerinin rezeksiyonunda  tariflenmiştir. Son dönemde yapılan bazı çalışmalarda prostat rezeksiyonunda etkin ve seksüel yan etkiler açısından güvenli bir şekilde kullanılabileceği öne sürülmüştür.

AQUABEAM isimli bir sistemle yapılan yöntemde, ilk olarak 24F rijit sistoskop üretraya yerleştirilip özel bir destek kolu ile sabitlenmektedir. Bu sırada transrektal ultrason ile eş zamanlı olarak prostat görüntüsü sağlanmakta ve bunun üzerinden bazı işaretlemeler yapılarak rezeksiyon hattı belirlenmektedir. Bu işaretlemeler sırasında verumontanum ve ejakülator kanallar tespit edilerek rezeksiyon hattının dışında bırakılmakta sonrasında cerrahın kontrolünde otomatik sistem kullanılarak rezeksiyon işlemi başlatılmaktadır. Aquablasyon işlemi sonrası hemostaz işlemi için elektrokoter veya prostat lojunda şişirilen düşük basınçlı bir foley kateterin balonu kullanılmaktadır.

Bahsedilen bu çalışmada Aquablasyon ve TUR-P yöntemlerinin sonuçları güvenlik ve etkinlik açısından karşılaştırılmıştır. Çalışma prospektif, çift kör ve çok merkezli bir çalışma olarak dizayn edilmiştir.

Bu çalışmaya toplam 181 hasta çalışmaya dahil edilmiş, TUR-P ve Aquablasyon yöntemlerinin etkinlik açısından ameliyat sonrası IPSS skorları ve güvenlik açısından da komplikasyon oranları kıyaslanmıştır.

Çalışmanın sonuçlarına bakıldığında, rezeksiyon zamanı Aquablasyon’da TUR-P’a kıyasla oldukça kısa bulunmuştur (4 ve 27 dk; p:0.001). Fakat total operasyon zamanı birbirine yakın bulunmuştur (33 ve 36 dk; p:0.27). IPSS skorlarındaki düşüş her iki grup için benzer bulunmuştur (16.9 ve 15.1 puan; p:0.13). Ameliyat sonrası ilk 3 ay Grade 1 komplikasyonlar açısından değerlendirildiğinde Aquablasyon’ da TUR-P’ a oranla daha az komplikasyon(%7 ve %25; p:0.004) izlenmiş, Grade 2 komplikasyonlar açısından ise bir fark bulunamamıştır (%20 ve%23;p:0.30).Çalışmanın anejekülasyon açısından verdiği sonuçlara bakıldığında Aquablasyon’da TUR-P’ a oranla daha az anejekülasyon görüldüğü bildirilmiştir (%10 ve %36; p:0.003).

Son dönemlerde  BPH’ ın cerrahi tedavisinde minimal invaziv yeni yöntemler tariflenmektedir. Aquablasyon da bu yöntemlerden birisidir. Çalışma sonuçlarına bakıldığında TUR-P ile fonksiyon ve komplikasyonlar açısından pek bir fark olmadığı görülmektedir. Rezeksiyon süresi oldukça kısa(4 dk) bulunmakla beraber rezeksiyon işlemi sonrası hemostaz sağlanması için ilave işlemler yapılma gerekliliği sebebiyle ortalama operasyon zamanları eşitlenmiştir.

Çalışmanın en dikkat çeken sonucunun anejekülasyon oranındaki azlık olduğu görülmektedir. Bunun ise verumontanum ve ejakülator kanalların korunması ile sağlandığı belirtilmiştir. Aslında tüm endoskopik prostat cerrahilerinde bu yapıların korunması hedeflenebilir. Özellikle HoLEP cerrahisinde cinsel aktif hastalarda retrograd ejakülasyonu azaltmayı amaçlayan ejakülatuar kanal koruyucu yöntemler tariflenmiştir. Bu yöntemde verumontanumun 1 cm proksimalindeki paracollicular ve supracollicular kısımlar korunarak cerrahi gerçekleştirilmektedir. Sonuç olarak bu yöntemle HoLEP sonrası anejekülasyonun %8 ‘e düşürüldüğü rapor edilmiştir (5).

Sonuç olarak yeni cerrahi yöntemlerin güncel pratiğimize dahil olabilmesi için daha geniş serili ve uzun dönem sonuçları raporlayan çalışmalara ihtiyaç olduğu ve prostat cerrahilerinden sonra anejekülasyon oranlarının yapılan yöntemden çok uygulanan teknikle alakalı olduğu unutulmamalıdır.

Referanslar:

  1. Roehrborn CG, Mcconnell J, Bonilla J, et al . Serum prostate specific antigen is a strong predictor of future prostate growth in men with benign prostatic hyperplasia. PROSCAR long-term efficacy and safety study. J Urol; 2000. 163, 13-20.
  2. Rassweiler J, Teber D, Kuntz R, et al . Complications of Trans urethral Resection of the Prostate (TURP) Incidence, Management, and Prevention. Eur Urol.2006; 50, 969-80.
  3. Michalak J, Tzou D, Funk J. HoLEP: the gold standart fort he surgical management of BPH in the 21st Century. Am J ClinExpUrol 2015;3(1):36-42.
  4. Roberts WW. New technologies in benign prostatic hyperplasia management. Curr Opin Urol 2016;26:254e8.
  5. Kim M, Song SH, Ku JH, Kim HJ, Paick JS. Pilot study of the clinical eficacy of ejaculatory hood sparing technique for ejaculation preservation in holmium laser enucleation of the prostate. Int J ImpotRes. 2015; 27(1):20–24


<< geri

2024 © Bu sitenin tüm hakları Türk Üroloji Derneğine aittir.